Derdim, tasam, yarımlığımdan yaşadığım bu hissiyat tüm bedenimi sarmadan, onun gerçeğe dönüşmesine izin vermeden yoluma devam etmeliyim. Zaman bize ihanet ediyor. Onu durdurmak mümkün değil ve her salise bizi bir adım daha yaklaştırıyor sona. Böyle anlarda tam da şu anda beynimin köşelerine çarpan düşünceler dursun istiyorum. Çünkü o adam ben değilim. Tüm mermilere karşı çiçek uzatan o adam, ben değilim. Sadece odamın içinde kalarak bunu yapamam. Yine de yolda yürürken önüme çıkan o taşı kaldırıyorum, birilerini rahatsız etmesin diye. Bildiğim en net şey doğduğum ve bu dünyada bir şekilde varlık gösteriyor olduğum, aynı zamanda bu varlığın hiç bilmediğim bir anda son bulacağı. Fakat o son gelmeden bir şeyler yapmam gerekiyor. Kalıcı olmak mı? Hayır, öyle bir şey yok! Tamamen yok olacak bir dünyada kalıcı olmak diye bir şey yok. Ama tüm bu yalnızlık, tüm bu acılar, bu izler hepsinden bir tutam avuçlamış insan kırıntısı bu dünya ile birlikte gelip geçecek.
Birileri çoktan gitti bile... Yakınımdan gidenlerin acısını içimde yaşadım, yaşıyorum da... Boşluk diyoruz buna, sadece boşluk kalıyor ancak zaman sesini, yüzünü, hatıralarını fark ettirmeden yok ediyor. Bir çok gidişin ardından avucumda kalanlar bu siliklikten başkası değil. Fakat hiç yanımda olmayan bir gidişin acısını bu kadar içten yaşamamıştım, yaşayacağımı da düşünmezdim. Ne bir anıya sahibim, ne de paylaşılmış bir ortaklığa... Hayır, hayır, hayır... Anlatamadığım çok şeyi paylaşmış olmalıyım ki bu kadar uzak mesafelerin olduğu bir gidişin acısı bu denli yakıyor. Çok zor, çok acımasız bir gidiş.
Gittin, gittiler, gidecekler... Adresini yollar mısın? Ziyaretine gelebilir miyim? Tüm bu soruların bir cevabını olmadığı bir gidiş. İnsanoğlu ölüm diyor buna... Biliyorum ki sonun başlangıcıdır ölüm. İşte en çok da bu yüzden acıyor canım... Çünkü orada asla ne olduğunu bilmiyorum ve asla neyle karşılaşacağımı da bilmiyorum. Yine de dua ediyorum tüm insanlık adına. Biliyorum olduğum yerde durarak bir şeyleri değiştiremem. Lakin inanmak istiyorum bir gün herkesin inanacağına ve inanmak istiyorum her gidişin aslında yeni bir başlangıç olduğuna...
Ölüm diyorum... Ölüm çok zor... Ölüm gözümde yaş... Ölüm en büyük yalnızlık... Ölüm meçhul...
Sizin için bir şarkı bırakıyorum... Jason Walker - Down